Bağlı klor sorunu, havuz temizliğinde kullanılan klor maddesinin çeşitli sebeplerden dolayı işlevini yitirmesi ve "bağlı" konuma gelmesinden ötürü ortaya çıkan bir problemdir. Bu sorun ortaya çıktığı takdirde, kullanılan klor işlevini yerine getiremez bir hale gelir ve bu durum birçok soruna yol açar. Temel olarak bu problemin oluşmasının sebebi, klorun suyu sterilize etme süreci sırasında gerekli kimyasal tepkimelerin doğru şekilde gerçekleşememesidir. Bu durum, temizlik ve bakım işlemleri sırasında yapılan hatalardan veya pH değerinin dengede olmaması gibi sebeplerden ötürü karşımıza çıkabilir.
Ancak, porselen havuz karoları gibi düşük gözenekli yüzey malzemeleri kullanılarak bağlı klor oluşumu bir ölçüde azaltılabilir, çünkü bu tür yüzeyler bakteri ve organik maddelerin birikmesini zorlaştırır. Bunun yanı sıra bağlı klor problemi tamamen zamana bağlı olarak birçok havuzda oluşan bir sorundur. Yani her havuzda zamanla bağlı klor problemi ortaya çıkabilir. Önemli olan bu durumun öncesinde gerekli önlemleri almak ve oluştuğu takdirde, bağlı klor nasıl giderilir iyi bilmektir. Bunun için ilk olarak klorun ne olduğu ve havuzlarda neden kullanıldığı gibi konuları incelememiz gereklidir. Ardından bağlı klorun neden oluştuğunu ve nasıl ortadan kaldırıldığını da detaylıca öğrenmeliyiz.
Havuzlarda temizlik ve hijyen konusu, havuz kullanımı konusunda bilinmesi gereken en önemli konulardan biridir. Çünkü havuzda hijyen sağlanmadığı takdirde hem estetik hem sağlık hem de havuzun kullanımı açısından sorunlar ortaya çıkar. Havuzda temizliği sağlamak için rutin şekilde bakım işlemleri yapılır ve filtrasyon gibi çeşitli otomatik sistemlerden faydalanılır. Bu rutin bakım işlemlerinin aksatılmaması ve düzenli olarak yapılması gerekir. Havuzlarda gözle görülebilen kirletici maddeler olduğu gibi gözle görülmeyen birçok kirletici maddeye de rastlamaktayız. Örneğin su ile bulaşan mikroplar, suda yaşayan bakteri ve yosunlar ve çeşitli virüsler bu gözle görülmeyen kirletici maddelere birer örnektir. Bu gözle görülmeyen kirletici maddeler, en az gözümüzle görebildiğimiz kir ve toz gibi maddeler kadar zararlı ve rahatsız edici olabilir. Dolayısıyla bunlardan havuzu temizlemek ve bu tür maddelerin havuzda birikmesini önlemek için kimyasal temizleme yöntemlerine başvururuz. Havuzda temizlik için kullanılan kimyasal maddeler arasında en yaygın olarak karşımıza çıkanı klordur.
Havuz, klorlama yapmak yoluyla gözle görülmeyen bakteri, mikrop ve virüs gibi kirletici maddelerden arındırılır ve bu maddelerin havuzu kirletmesi önlenir. Böylelikle sağlıklı ve keyifli bir havuz deneyimi için havuz etkili bir şekilde temizlenir ve hijyenik hale getirilir. Klor, yapısı nedeniyle bakteri ve mikrop gibi patojenlerin kimyasal bağlarına etki ederek çalışır. Bu kirletici maddelerin kimyasal bağları klor ile kırılır ve bu zararlı parojenler etkisiz hale getirilir. Ancak havuzlarda kullandığımız klor olumsuz etkiler de yaratabilir. Örnek olarak alerji, astım gibi durumlar ortaya çıkabilir ve kullanıcılar gözlerinde yanma ve cilt kızarıklıkları yaşayabilir. Bunun yanı sıra klorlu suyun yutulması durumunda karın ağrısı ve sindirim problemleri baş gösterebilir. Ayrıca klor uzun vadede havuz kullanıcıları için kanserojen etki taşıma riski barındırmaktadır. Yani klor sandığımız kadar masum değildir ve birçok probleme yol açabilir. Fakat başka bir alternatif olmaması durumunda, havuzlarda detaylı bir temizlik için klor kullanımı gerekli olabilir.
Havuzlarda klor kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan problemlerden bir diğeri ise suda bağlı klor oluşması sorunudur. Bağlı klor sorunu oluştuğu zaman, gözle görülmeyen kirletici maddelerden kurtulmak için kullandığımız klor neredeyse tamamen işe yaramaz hale gelebilir. Durumun ciddiyetine bağlı olarak, kimi zaman ne kadar klor eklersek ekleyelim, aradığımız hijyen seviyesine ulaşmamız imkansız bir hal alabilir. Bunun sonucunda havuz suyundaki patojenlerden ve gözle görülmeyen zararlı maddelerden klor yoluyla kurtulamayız. Aynı zamanda bağlı klor oluşumunun farkında olmadan klor eklemeye devam edersek kullandığımız kloru boşa harcamış oluruz. Yani havuz suyunda bağlı klor oluşması sorunu hem havuzda sağlıksız bir ortam oluşmasına hem de havuz temizliği için kullandığımız maddeleri ziyan etmemize yol açabilen bir sorundur. Böyle bir durumdan olabildiğince az zararla kurtulmak için hızla bağlı klor sorununun çözülmesi elzemdir. Bu problemden kaçınmak ve oluştuğu takdirde fazla zaman geçirmeden sorunu çözmek için bağlı klor nedir ve havuzda bağlı klor nasıl düşürülür gibi konuları iyice bilmek gerekir.
Havuz temizliğinde klor kullandığımız zaman serbest klor, toplam klor miktarı ve bağlı klor gibi kavramları bilmek önemlidir. Serbest klor, havuzda bulunan ve temizliği sağlamak için çalışan klor oranıdır ve toplam klor da havuzdaki toplam klor miktarıdır. Havuzdaki serbest klor miktarının toplam klora oranı azaldıkça problemler ortaya çıkmaya başlar. Bunun anlamı havuza eklediğimiz klorun büyük miktarının aslında bir işe yaramadığı ve bağlı klor haline geldiğidir. Bağlı klor oluşumu yüzünden havuza klor ekledikçe bu problem giderek artmaya başlar ve hijyeni sağlamak gitgide zorlaşır. Ayrıca bağlı klor probleminden dolayı havuzda kötü kokular ve hoş olmayan bir görüntü de oluşmaya başlar. Kimi kullanıcılar bu kötü kokuların kaynağının havuza fazla klor eklemekten kaynaklandığını düşünerek klorlamayı tamamen bırakır. Bunun sonucunda ise havuz temizliği her geçen gün daha da kötüleşmeye başlar. Tüm bu sorunların kaynağı olan bağlı klordan kısa sürede kurtulmak ve havuzu tekrar kullanılabilir hale getirmek şarttır.
Havuzlarda zaman zaman ortaya çıkan sorunlardan biri olan bağlı klor pek çok yönüyle havuz kullanıcıları için merak konusudur. Klor maddesi havuz temizliğinde kullanılan bir kimyasal olduğundan ötürü bağlı klor durumunun havuz temizliğinde olumlu bir etkisi olduğu düşünülebilir. Ancak klorun işlevsel ve havuz temizliğinde işe yarar kısmı serbest klor olarak adlandırılır. Havuza eklenen klorun belirli bir bölümü havuzu kirleten maddelerle etkileşime girer ve bu maddelerin kimyasal bağlarını kırmaya başlar. Böylelikle gözle göremediğimiz kirletici maddeler yok edilmiş ve havuz kimyasal seviyede temizlenmiş olur. Fakat serbest klor ve bağlı klor tanımı tamamen birbirinden farklıdır ve bağlı klor havuz ortamında birçok soruna sebep olmaktadır. Bu nedenle bağlı klorun havuz temizliğinde herhangi bir işe yaradığını veya olumlu bir etkisi bulunduğunu söyleyemeyiz. Çünkü bağlı klor, havuza eklenen klorun işlevselliğini kaybetmiş halidir.
Bağlı klor problemi havuzda kötü koku oluşmasına ve sudaki berrak görüntünün kaybolmasına neden olabilecek önemli bir sorundur. Bunun yanı sıra bağlı klordan dolayı havuzda temizlik ve hijyen seviyesinin oldukça düşmesi mümkündür. Ayrıca bağlı klor oluşması durumunda klor havuz suyunu sterilize etme işlevini kaybetmiş bir hale gelecektir. Yani bağlı klor havuzda hiçbir işe yaramadığı gibi aynı zamanda birçok soruna da sebep olabilmektedir. Ancak serbest klor ve genel olarak klor kimyasalı havuz temizliğinin sağlanması ve uzun vadede etkili bir biçimde korunmasında büyük rol oynamaktadır. Bunun için öncelikle havuz suyunda düzenli olarak klor seviyesinin ölçümü yapılır. Ardından havuz suyunun hacmine göre belirli bir miktarda klor eklenir. Eklenen bu klorun belirli bir bölümü havuzda serbest klor olarak bakteri, virüs ve diğer patojenlerle etkileşime girmeye başlar. Klorun patojenlerle girdiği bu etkileşimin sonucunda, klor bu kirletici maddelerin kimyasal bağlarını kırmaya başlar. Suda hayatta kalabilmek için kimyasal bağlarına ihtiyaç duyan patojenler böylelikle klor sayesinde yok edilir.
Havuzda temizlik ve hijyen için öncelikle gözle görebildiğimiz kirletici maddeleri havuz sisteminden atmak için uğraşırız. Bunun için filtrasyon sistemleri ve havuz skimmerları gibi otomatik sistemlerden faydalanırız. Düzenli olarak bu sistemlerin bakımlarını yapmanın yanı sıra manuel olarak havuz temizliği de yaparak havuzda belirli bir oranda hijyen sağlamış oluruz. Ancak havuz temizliği yalnızca bununla sınırlı değildir. Çünkü havuzlar gözle göremeyeceğimiz kirletici maddeler için de bir yaşam alanı haline gelebilir. Örneğin, birçok virüs, bakteri ve mikrop gibi patojenler havuzda birikebilir ve havuz suyu yoluyla kullanıcılar arasında bulaşabilir. Bu durumun sonucunda havuz alanı hijyenik bir alan olmaktan çıkar ve bir hastalık yuvası haline dönüşmüş olur. Dolayısıyla havuz ortamında tam olarak hijyeni sağlamak için kimyasal seviyede bir temizlik de şarttır. Bu temizlik çeşitli kimyasallar veya özel sistemler yoluyla gerçekleştirilir. Klor maddesi havuzun kimyasal seviyede temizliğinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu yüzden klorun, havuzda gözle görülemeyen kirletici maddelere karşı temizlik konusunda oldukça işe yaradığını söyleyebiliriz.
Her ne kadar klor, kimyasal temizlik konusunda oldukça faydalı olsa da bu maddenin havuzlarda kullanımından ötürü çeşitli problemler ortaya çıkabilir. Bu problemler arasında bağlı klor sorunu oldukça rahatsız edici bir problemdir diyebiliriz. Yol açtığı sorunlar nedeniyle bağlı klor, havuzda hijyenin sağlanmasını olumsuz yönde etkilemektedir. Dolayısıyla bağlı klor oluşumu en kısa zamanda tespit edilmeli ve gerekli adımlar atılarak bu sorunun oluşması önlenmelidir. Bunun için periyodik olarak bağlı klor ölçüm cihazı yardımıyla havuzda bulunan bağlı klor seviyesi belirlenmelidir. Eğer ki bağlı klor oranı yüksek bir seviyeye ulaşmışsa bu sorunun ortadan kaldırılması için belirli işlemler gerçekleştirilmelidir.
Havuzlarda kullanıcı hataları, bölgesel nedenler veya zamanla sistemlerin eskimesi gibi birtakım nedenlere bağlı olarak pek çok sorun ortaya çıkabilmektedir. Kimi zaman bu problemler kolayca tespit edilip önlenebilirken, bazı durumlarda ise kısa sürede hızla ilerleyerek havuz için çok sayıda sorun oluşturabilmektedirler. Havuzda gerekli kimyasal tepkimelerin gerçekleşememesi sonucu, havuz temizliği için kullanılan klor maddesinin işlevini kaybetmesine neden olan bağlı klor durumu ortaya çıkabilmektedir. Bu durumun ortaya çıkmasında birçok faktör etkili olabilir. Ancak bağlı klor nedir tam olarak anlayabilmek için bu problemin yol açabileceği sorunlar hakkında bilgi sahibi olmamız gerekir. Çünkü kimi zaman bu sorunun ciddiyeti kullanıcılar tarafından tam olarak anlaşılmamaktadır. Buna bağlı olarak tespit ve çözüm adımları aksatılmakta ve sorun giderek büyümektedir. Bağlı klor havuz sistemini büyük oranda etkileyebilir ve ciddi problemlere yol açabilir. Dolayısıyla bu sorunun havuzda oluşumu dikkatli şekilde gözlemlenmeli ve en kısa sürede durdurulmalıdır. Kısaca bağlı klorun bazı zararlarından şu şekilde bahsedebiliriz:
Öncelikle bağlı klor, havuza eklenen klorun işlevselliğini yitirmiş halidir. Bu yüzden bağlı klor patojenlerle etkileşime geçemez ve havuzda kimyasal temizliği sağlayamaz. Havuzda klor kullanımının sebebi bu kimyasal temizliğin sağlanmasıdır. Ancak bağlı klor oluşumu, klorun bu işlevini yerine getirmesini engeller ve havuzda kirlilik oluşmaya başlar. Bağlı klorun havuzda en büyük zararlarından biri kimyasal temizliğin tamamlanamamasıdır.
Bağlı klor nedeniyle havuzda hijyenin sağlanamaması havuz kullanıcıları açısından sağlık riskleri ortaya çıkarmaktadır. Örneğin kimyasal temizliğin tam olarak sağlanamadığı havuzlarda sıkça görülen mide ve bağırsak enfeksiyonları görülebilir. Kirli havuz suyu yoluyla bulaşan birçok mikrop, bakteri ve virüs bulunmaktadır. Bağlı klor oluşumu sonucunda havuz suyunda yeterli hijyen sağlanamazsa, kolera, tifo, giardia ve mantar enfeksiyonları gibi ciddi sorunlar oluşabilir.
Bağlı klor problemi, klorun havuz temizliğini sağlama özelliğini kaybetmesine neden olmanın yanında, zamanla havuzda yüksek miktarda klor birikimine neden olabilir. Havuzda temizliği sağlamakla görevli kişiler bağlı klor problemine rağmen, temizliğin sağlanmadığını görerek, havuza klor eklemeye devam edebilir. Bunun sonucunda havuzdaki toplam klor miktarı artacak ve kullanıcılar açısından klorun yan etkilerinin oluşma ihtimali yükselecektir.
Havuz suyunda klor oranının artmasına bağlı olarak suyun kalitesi azalır ve havuz kullanımı zor bir hale gelir. Bunun yanı sıra fazla klordan dolayı havuzu kullanan kişiler cilt reaksiyonları gibi rahatsız edici problemler yaşayabilir. Ayrıca yüksek klor oranı gözlerde tahriş, baş ağrısı ve bulantı gibi sorunlara da yol açabilir. Bağlı klor miktarından ötürü havuzda toplam klorun artması, kullanım yönünden zorluklara sebep olmaktadır.
Bağlı klorun neden olduğu kolayca gözlemleyebildiğimiz problemler de ilerleyen süreçte karşımıza çıkabilir. Örneğin bağlı klor sorunu zamanla havuz suyunun berraklığını yitirmesine sebep olabilmektedir. Bunun sonucunda havuzda estetik olmayan bir görüntü oluşur. Ayrıca bağlı klordan dolayı havuz suyunda hoş olmayan kokular da ortaya çıkabilir. Yani bağlı klor su kalitesinde büyük düşüşlere neden olabilmektedir.
Bağlı klor, havuzda yalnızca yük oluşturan, klorun işlevsel olmayan parçasıdır. Bunun yanı sıra bağlı klor problemi bulunan havuzlarda yeni eklenen klor da gitgide daha fazla bağlı klora dönüşmeye başlayacaktır. Yani bağlı klor problemi oluşmaya başladıktan bir süre sonra eklediğiniz klorun büyük bir bölümü işe yaramaz hale gelir. Dolayısıyla bağlı klor aynı zamanda kullandığınız havuz kimyasalları açısından kaynak israfına sebep olacaktır.
Kullanıcılar açısından bağlı klorun diğer bir zararı da bu problemden dolayı oluşan yüksek klor miktarının, mayolarda ve boyalı saçlarda renk değişimine sebep olma ihtimalidir. Yüksek klor oranları, kullanıcıların havuza girerken giydiği mayoların renginde açma oluşmasına sebep olabilir. Bunun da ötesinde, saçları boyalı olan kullanıcılar da bu boyanın akması veya açılması gibi problemler yaşayabilmektedir.
Bağlı klor problemi yalnızca havuzlara özgü bir problem değildir. Aynı zamanda bazen içme suyunda bağlı klor da oluşabilmektedir. Bu soruna bağlı olarak suda kötü bir koku ve görüntü oluşmaktadır. Ayrıca bu suyu tüketmek, sağlık açısından havuzlarda bağlı klorun etkilerine benzer etkilere sebep olabilmektedir. Yani içme sularında da düzenli olarak bağlı klor ölçümü yapılmalı ve bağlı klor tespit edilirse gerekli adımlar atılmalıdır.
Bir havuz sahibi olmak, keyifli olduğu kadar uğraş gerektiren bir durumdur. Havuzlarda düzenli olarak bakım ve temizlik işlemleri uygulamak gerekir. Aynı zamanda bu işlemleri doğru şekilde yapmak çok önemlidir. Bağlı klor oluşumunu daha gerçekleşmeden önleyebilmek için havuzda bağlı klor neden oluşur ve neden büyük bir sorun haline dönüşür konularını iyi bilmek gerekir. Havuzlarda bağlı klor oluşumunun nedenleri tam olarak bilinmediği takdirde gerekli önlemleri almak mümkün olmayacaktır.
Havuzlarda bağlı klor oluşumunun en önemli sebeplerinden biri uzun bir süre boyunca çok fazla stabilizatör kullanılmasıdır. Havuzlarda stabilizatör olarak genellikle siyanürik asit kullanılmaktadır. Normal şartlarda havuzda önemli görevleri yerine getiren bu maddenin oranı çok fazla yükseldiği takdirde bağlı klor problemi ortaya çıkabilmektedir. Öncelikle stabilizatör kullanımı havuzda kimyasal temizlik için kullandığımız klorun etkisini arttırmak için tercih edilmektedir. Klor havuz temizliği konusunda oldukça kullanışlı bir madde olsa da güneş ışınlarından kolayca etkilenebilmektedir. Havuzda kullandığımız klor maddesi güneşten gelen UV ışınlarına bağlı olarak zarar görebilmektedir. Bu ışınların etkisiyle klorun zarar gören bölümü uçar ve havuzda işlevini yerine getiremez. Stabilizatör ise kloru bu ışınlara daha dayanıklı hale getirmektedir ve havuz suyunda daha uzun süre kalabilmesine imkan sağlamaktadır. Böylelikle stabilizatör kullanımı sayesinde klor daha uzun ömürlü ve etkili bir hale gelir. Ancak fazla stabilizatör kullanılırsa klor maddesi havuzda çok uzun süre kalabilir ve zaman içerisinde bağlı klor oluşumu gerçekleşebilir.
Bağlı klor oluşumunu etkileyen diğer bir faktör ise suyun pH değeridir. Havuzun pH değerleri, havuzda kullanılan tüm kimyasalların en etkili şekilde çalışabilmesi için daima belirli bir aralıkta tutulmalıdır. Bu aralığın dışında olan pH değerleri havuz suyunun fazla asidik veya fazla bazik olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla havuz kimyasalları etkili bir biçimde çalışmaz ve havuzun kimyasal dengesi bozulmaya başlar.
Ayrıca periyodik olarak yapılması gereken havuz temizlik ve bakım işlemlerinin aksatılması da bağlı klor oluşumunu tetikleyebilmektedir. Havuz suyu düzenli olarak tamamen boşaltılmalı ve genel bir temizlik sonrası havuz taze suyla doldurulmalıdır. Bu önemli işlem uzun süre aksatıldığı takdirde havuzda bağlı klor yüksek miktarlara çıkabilmektedir.
Her ne kadar havuzlarda bağlı klor oluşumu birçok soruna yol açsa da bu sorunu önlemenin birçok yolu vardır. Aynı zamanda, bağlı klor oluşumunu önlemek için uygulanan adımlar yeterli gelmezse sorunun tespiti ve çözümü rahatlıkla gerçekleştirilebilir. Kimi zaman gerekli tüm uygulamalar gerçekleştirilmesine rağmen, havuzlarda bağlı klor oluştuğuna şahit olabiliriz. Bağlı klorun gözle görülebilen etkileri oluşmaya başladığında sorun çok fazla ilerlemiş bir durumda olabilir. Bu problemin gereğinden fazla ilerlemesi çözümünü daha zor bir hale getirecektir. Dolayısıyla bağlı klorun gözlemlenebilir etkileri oluşmaya başlamadan önce tespit edilmesi ve durdurulması önemlidir.
Direkt olarak bağlı klor ölçümü bu iş için özel olarak tasarlanmış cihazlar veya tabletler ile gerçekleştirilir. Bu iş için kolay bir yöntem olan tablet ile bağlı klor ölçüm işlemi uygulanabilir. Bağlı klor ölçümü için üretilmiş tabletler bu işleme yönelik kitlerle beraber satılmaktadır. İlk olarak havuz suyundan örnek alınır ve tablet bu örnekle karıştırılır. Ardından bağlı klor ölçüm kitinde belirtilen adımlar takip edilir. Böylelikle sudaki bağlı klor oranı tespit edilmiş olur. Bunun yanı sıra bağlı klor ölçüm cihazı da kullanılabilir. Bu tür cihazlar genellikle havuz suyundan numune alınması ve cihazın gerekli bölmesine yerleştirilmesi ile çalışmaktadır. Bu şekilde, havuz suyu cihaz yardımıyla analiz edilir ve bağlı klor miktarının tespiti tamamlanır.
Direkt yöntemle bağlı klor ölçümünün mümkün olmadığı durumlarda dolaylı metotlara başvurularak gerekli ölçümler tamamlanır. Bunun için en yaygın kullanılan metotlardan biri havuzdaki toplam klor miktarı ile serbest klor miktarının ölçümüdür. Toplam klor ve serbest klor seviyelerinin ölçümü için çeşitli klor analiz kitleri ve su analiz cihazları bulunmaktadır. Öncelikle sudaki serbest klor seviyesi bu kitler kullanılarak ölçülür. Bu işlem oldukça basit bir işlemdir ve havuzdan alınan küçük bir miktar numune ile gerçekleştirilebilir. Ardından toplam klor seviyesinin ölçümü yine benzer bir işlemle tamamlanır. Eğer ki bu ölçümler arasında bir fark oluşuyorsa, havuz suyunda bağlı klor sorunu oluşmuş demektir. Aradaki fark, havuz suyunda bulunan bağlı klor miktarını göstermektedir.
Ölçüm işlemleri tamamlandıktan sonra havuzda bağlı klor tespit edildiği takdirde zaman kaybetmeden bağlı klor seviyesi düşürülmeli ve kontrol altına alınmalıdır. Havuzda oluşan bağlı kloru düşürmek için çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Örneğin, bağlı klor giderici kimyasalların kullanımı ve havuz suyunun tamamen yenilenmesi bu yöntemlerden bazılarıdır. Bağlı klor sorunu ciddi problemlere yol açmadan önce havuzun yapısına göre bu yöntemlerden biri tercih edilmeli ve uygulanmalıdır.
Havuzlarda görülen ve birçok soruna yol açan problemlerden biri bağlı klor problemidir. Kullanıcıların havuz deneyimlerinden aldıkları keyfi düşüren ve sağlık açısından tehlikeler yaratabilen bu problem, oluştuğu takdirde en kısa sürede çözülmelidir.
İlk olarak, fazla ilerlememiş durumlarda havuz suyunun bir bölümünün boşaltılarak taze su doldurulması istenilen sonuçları oluşturabilmektedir. Bunun için havuz suyunun yarısı veya çeyreği boşaltılır ve yerine taze su eklenir. Ardından havuz suyu analiz edilir ve eksik kimyasallar koyulur. Sonrasında bağlı klor için tekrar test yaparak sorunun çözülüp çözülmediği kontrol edilir. Kimi durumlarda kısmi boşaltım yeterli olsa da bazen havuz suyunu tamamen boşaltıp tekrar doldurmak gerekmektedir.
Her ne kadar havuz suyunu yenilemek bağlı klor sorununa oldukça iyi bir çözüm olsa da kimi zaman bunu yapmak istemeyebilirsiniz. Çünkü havuz suyunu boşaltıp tekrar doldurmak oldukça zaman alan ve zahmetli bir süreçtir. Dolayısıyla bağlı klor sorununun çözümü için farklı bir yöntem kullanmak isteyebilirsiniz. Bunun için havuz suyunun klorla veya klorsuz olarak şoklanması gerekmektedir. Klorsuz şoklama için, bu işleme yönelik üretilmiş havuz şoklama kimyasalları kullanılır. Havuzun boyutuna ve bağlı klor miktarına göre havuz suyuna bu kimyasallar belirli bir miktarda eklenir ve şoklama işlemi gerçekleştirilir. Klorlu şoklama için öncelikle havuz suyunun pH seviyesi 7.2 ile 7.6 değerleri arasına getirilmelidir. Yine havuzun boyutlarına bağlı olarak belirli bir miktarda klor havuz suyuna karıştırılır. Bu işlem havuz kimyasalları konusunda bilgili ve şoklama işlemini bilen biri tarafından yapılmalıdır.
Bağlı klor oluşması havuz suyunu önemli boyutta etkilemektedir. Bu sorundan dolayı havuz suyunda ekstra klor birikmektedir. Dolayısıyla klorun vücutta oluşturduğu yan etkilerin gerçekleşme ihtimali de böylece yükselmektedir. Bunun yanı sıra bağlı klor, havuza eklenen klorun temizlik özelliklerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu duruma bağlı olarak, bağlı klordan ötürü havuzun hijyeni ciddi oranda zarar görür.
Bağlı klor, yol açtığı diğer sorunlar nedeniyle birçok hastalığa sebep olabilir. Bağlı klor sorununun yol açtığı sağlık sorunlarına iki ayrı çerçevede bakabiliriz. İlk olarak bağlı klor, kimyasal temizlikte kullandığımız klorun işlevini kaybetmiş halidir. Yani virüs, mikrop ve bakteri gibi patojenlerin havuz sisteminden temizlenmesi işlevini gerçekleştiremez. Sonuç olarak bağlı klor sorunundan dolayı havuzda kirlilik oluşur. Bu kirliliği oluşturan etkenler sağlığa ciddi zararları olabilen patojenlerdir. Bu patojenlerin havuzda birikmesi sonucunda mide, sindirim sistemi ve idrar yolu enfeksiyonu gibi havuzdan bulaşan hastalıklar görülebilmektedir. Bunun yanı sıra kulaklarda ve gözlerde rahatsızlıklar, çeşitli cilt problemleri ve solunum yolları enfeksiyonları da oluşabilmektedir. Bağlı klorun oluşturduğu kirlilik yalnızca bu hastalıklara sebep olmakla kalmamaktadır. Bunların yanı sıra kolera, tifo ve dizanteri gibi su yoluyla bulaşan hastalıklar da oluşabilmektedir. Ayrıca kullanıcılar arasında mantar hastalıkları, giardia gibi virüsler ve hepatit A bulaşabilir.
Kirliliğin dışında, bağlı klor sonucunda havuz suyunda yüksek miktarda klor birikmesi de görülebilmektedir. Her ne kadar klor havuz temizliğinde oldukça kullanışlı bir madde olsa da insan vücuduna birtakım zararlı etkileri bulunmaktadır. Normalde havuz suyundaki klora bağlı yan etkiler bu etkilere duyarlı kişilerde daha sık şekilde görülürken, yüksek klor miktarları birçok kişiyi etkilemektedir. Örnek olarak, gözlerde irritasyon ve ciltte kaşıntı oluşması bu sorunlar arasında en yaygın olanlardandır. Ayrıca yüksek klor nefes alma güçlüğü, solunum yollarının tahriş olması, hırıltılı soluma ve boğaz ağrısı gibi sorunlara da yol açabilmektedir. Bunun yanı sıra mide bulantısı, baş ağrısı ve göğüste sıkışma gibi problemler yüksek klordan dolayı görülebilmektedir. Uzun vadede yüksek klora maruz kalmak kanser riskini arttırabilmektedir.